Çakırözer: “Çiftçi 31 Mart’ta bu iktidara sarı kart gösterecek”

Seçim çalışmaları ziyaretinde CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’e dert yanan Şevket Kara, “Bir buzağım var. Mart ayında bir yaşını doldurdu. Ama biz hala desteklerimizi alamadık. 25 hayvanın vardı şimdi yavrularıyla 7 hayvanım kaldı” derken, başka bir üretici de, “Ben buğday ürettim, arpa ürettim satamadım. Bana kota koydular. Ürünümü satmak için randevu istedim, vermediler. Randevuyu aldım, para bulamadım. Paramı buldum biçer döver bulamadım. Mahsulümü götürdüm öldü parasına sattım. Hepsi bir zarar. Şu andaki hükümet resmen bizi, çiftçiyi cezalandırıyor” dedi. Ziyaretleri sonrasında açıklamalarda bulunan CHP’li Çakırözer ise, “Eskişehir’de hangi ilçeye, hangi köye gitsek çiftçilerimiz dertli, emeklimiz dertli, emekçimiz dertli. Çiftçi, üretici artan maliyetlerden, destek alamamaktan dertli. 31 Mart’ta çiftçilerimiz kendilerini cezalandıran bu iktidara bir sarı kart gösterecek” dedi. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, 31 Mart’ta yapılacak seçimlerde Belediye Başkan Adaylarına destek için Eskişehir’in Mihallıçcık ilçesinde kahvelerde ziyaretlerde bulundu. Çakırözer’in ziyaret ettiği kahvelerde hayvan üreticileri ve çiftçiler destek alamamaktan dert yandı. Hayvan üreticileri bir yıl geçmesine rağmen buzağı desteklerini alamamaktan dert yanarken, girdi maliyetleriyle başa çıkamadıklarını söyledi.

“HAYVAN BİR YAŞINA GİRDİ, HALA DESTEĞİNİ ALAMADIM”

Mihallıçcık’ın Yunus Emre Mahallesi’nde çiftçilik yapan Şevket Kara, yaşadığı sıkıntıları CHP Milletvekili Utku Çakırözer’e şöyle anlattı:

“20, 25 hayvanım vardı hepsini sattım. Yavrularıyla 7- 8 tane hayvanım kaldı. Girdiler çok pahalı. Desteği yok, olan destekler de vaktinde gelmeyince sattım. Buzağılarım Mart ayında bir yaşına girdi ama hala destek yok. Başka ülkelerin çiftçisine var bize yok.  Bize ödenmiyor. Buzağı başına bin lira alacaktım. Alamadım. Süt desteğini de almadık. İcmalleri çıktı ama para yok. Süt 13,5 lira. Hiç olmazsa 15 lira olsun. Süt konseyi karar veriyor, bize hiç sormuyor.”

“BU HÜKÜMET BİZİ CEZALANDIRIYOR! BENİM SUÇUM NE?”

Aynı köyde hayvan üreticisi olan başka bir üretici ise sıkıntılarını şöyle anlattı:

“Ben şu anda tarlamı sürmek, ekmek için mecburiyetten gidiyorum. Neden çünkü orası babamın yeri, dedemden bize kaldı. Boş kalmasın, başka da yapacak bir şeyim yok. Ama bizi idare edenler, şu andaki hükümet bizi, üreticiyi cezalandırıyor. Yemin kilosu şu an 10 lirayı geçti, Çuvalı 500 lirayı geçti. Ben buğday ürettim, arpa ürettim satamadım. Bana kota koydular. Ürünümü satmak için randevu istedim, vermediler. Randevuyu aldım, para bulamadım. Paramı buldum biçer döver bulamadım. Mahsulümü götürdüm öldü parasına sattım. Hepsi bir zarar. Hayvan baktım karşılığını alamadım. Ben hala kilosu 13,5 liraya süt veriyorum. Marketlerde 30 lira, 35 lira, 40 lira. Benim suçum ne? Ben neden üreteyim. 50- 60 hayvanım vardı. Şimdi 2 hayvanım var. O da kendi sütümü, yoğurdumu yemek için.”