Dördüncü Evladı Eskişehirspor’du

Eskişehirspor Efsanesinin Mimarı Abdullah Gegiç 21 Haziran 2008'de vefat etti. Büyük futbol adamının dün 16'ncı ölüm yıldönümüydü. Gegiç'in üç çocuğu vardı. Birincisinin adı Brüksel (Real Madrid-Partizan final maçının oynandığı şehir), ikincisinin adı Anadol (Eskişehir’i çalıştırdığı dönemde dünyaya geldiği için), üçüncü çocuğunun adı Kadir (Kadir gecesinde doğduğu için). O ‘Dördüncü evladım Eskişehirspor’ diyordu.

11 Mayıs 1966 Belçika Brüksel’de Heysel Stadyumu’nda Şampiyon Kulüpler Kupası Final maçı yapıldı. Turnuvanın ilk beş finalini kazanan Real Madrid 6’ncı kez Avrupa’nın en büyüğü olmak için sahaya çıkıyor. Karşısında ise Abdullah Gegiç’in çalıştırdığı Yugoslavya’nın Partizan takımı var.
BÜYÜK FİNALİ KAYBETTİ
55’inci dakikada Vasoviç Partizan’ı 1-0 öne geçiriyor. Real Madrid 70’inci dakikada Amancio ile skoru 1-1’e getiriyor. 76’ncı dakikada Serana Real’in ikinci golünü atıyor. Real Madrid Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nı alıyor. Maçı Partizan kazanmış olsaydı, Gegiç belki de Real Madrid’in teknik direktörü olacaktı. O yıl Fenerbahçe’den teklif alır. Gegiç yıllar önce bir gazeteye verdiği röportajda Fenerbahçe teklifini nasıl kabul ettiğini anlatarak, “Babam, Türkiye’yi çok severdi. Teklif aldığımı söyleyince, ‘Orada mükemmel bir halkı tanıyacaksın. Para pul ikinci planda olsun. Türk futbolunun kalkınması için uğraş’ dedi. Ben de onun tavsiyesini kırmayarak Türkiye’nin yolunu tuttum” dedi. Fenerbahçe ile iki yıllık kontratı vardır. İlk yıl ilk ikiye girmezse kontratı feshedilecektir. Beşiktaş’ın arkasından ikinci olur takımı. Balkan Kupası’nı kazanırlar ama sözleşmesi yine de feshedilir. Fenerbahçe’den koptuğunu öğrenen Eskişehirspor, Abdullah Gegiç’e kapılarını açar. O da Eskişehir’in yolunu tutar. Eskişehirspor Yöneticisi Aydın Begiter’e ‘Fenerbahçe bana haksızlık yaptı. Kendimi ispat etmeye hazırım’ diyen Efsane Hoca Gegiç, 1967-1971 yılları arasında İstanbul takımlarının egemenliğindeki Türk futbolunu temelinden sarstı. Eskişehirspor ile futbolda Anadolu İhtilalini yaptı. 


SEVİLLA ZAFERİ
Gegiç’in Eskişehir’deki ilk resmi maçı Fenerbahçe maçıydı. ES ES maçı 3-0 kazandı. İstanbul Basını bu maç ile ilgili “Gegiç Fenerbahçe’den İntikamını Aldı” başlıklarını atmıştı. Eskişehirspor onunla Avrupa Fuar Şehirleri Kupası’nda 3. tura çıkar. İspanyol Devi Sevilla Eskişehir’in Porsuk Sularında boğuldu. Gegiç, “Bizim en büyük felsefemiz, yenilsek bile iyi oynamaktı. Bunu başardık. Herkes bizim maçlarımızı izlemekten zevk alırdı. Avrupa’da da çok iyi işler yaptık. Sevilla çok iyi bir takımdı. İlk maçı 1-0 kaybettik. İkinci maçın 2. yarısında 1-0 geriye düştük. Ama Fethi Heper’in attığı 3 golle eledik. Bu inanılmaz büyük bir başarıydı o yıllar için” diyordu.  Gegiçli Eskişehirspor ilk yıl ligi 8’nci bitirdi. İkinci ve üçüncü yıllarda ikinci oldu. Kıl payı şampiyonlukları kaçırdı. Gegiç, takımın şampiyonluğa hazır olduğunu ama Kulübün hazır olmadığı için şampiyonlukların gelmediğini belirterek, “Çünkü para yoktu ve herkes İstanbul takımlarına çalışıyordu” dedi. Gegiç dördüncü yılında Türkiye Kupası’nı kazanmayı hedefledi. ES ES 1970-1971 sezonunda Bursaspor’u yenerek Türkiye Kupası’nı kazandı. Aynı yıl Lig Şampiyonu Galatasaray’ı 3-2 yenen Eskişehirspor Cumhurbaşkanlığı Kupasını kazandı. İki kupa kazanan Gegiç o yıl Eskişehirspor’dan ayrıldı. 


ÇOCUĞUNUN İSMİ ANADOL’DU
1924 yılında doğan Gegiç 21 Haziran 2008 yılında vefat etti. Gegiç, Türkiye’yi çok seviyor ve Türk vatandaşı olmaktan gurur duyuyordu. Üç çocuğu vardı. Birincisinin adı Brüksel (Real Madrid-Partizan final maçının oynandığı şehir), ikincisinin adı Anadol (Eskişehir’i çalıştırdığı dönemde dünyaya geldiği için), üçüncü çocuğunun adı Kadir (Kadir gecesinde doğduğu için). O ‘Dördüncü evladım Eskişehirspor’ diyordu. Futbolcuların koşu mesafeleri Türkiye’de önemi yeni yeni anlaşılmaya başlandı. Gegiç 49 yıl önce 1975 yılında Milliyet için kaleme aldığı bir yazıda futbolcuların koşu mesafelerini karşılaştırmıştı. “Türkiye’de 4.000 metre koşan oyuncu sayısı çok az. Dünya futbolunun 15 yıl gerisindeyiz. Bu sorunu çözmek için futbol okulu açmaktan başka çaremiz yok” diyordu. Gegiç eğitime ve kendini geliştirmeye çok önem veriyordu. 55 yaşında İstanbul Dereağzı’ndaki evini satarak Köln Spor Akademisi’ne gitti ve burayı bitirdi. Eskişehirspor ve Türk Futbolu’na büyük katkıları olan merhum Gegiç’e Allah’tan rahmet diliyorum. Eskişehirspor Taraftarı Gegiç’i asla unutmayacak. Eskişehirspor tarihinde bir efsane olarak unutulmazlar arasında yer alacak.