Haberes Dergisi olarak, ilçelerimize çıkarma yapıyoruz. Kırsaldaki başarılı belediye başkanlarımızla röportajlar yapıp, onların gerçekleştirdiği projeleri, hedeflerini ve yaşadığı sıkıntıları gündeme getiriyoruz. Yaptığımız birbirinden güzel röportajlar, ‘Haberi Es Geçmeyin Haberes’ sloganıyla Eskişehir dijital platformunu iddialı bir giriş yapan www.haberes.com.tr.’de de yayınlıyoruz.
FESTİVALLER İLÇESİ
Görünüm’de daha önce Seyitgazi Belediye Başkanı Uğur Tepe ve Sarıcakaya Belediye Başkanı Hüseyin Çam’a yer vermiştim. Bugünkü yazımda AK Parti’nin en başarılı belediye başkanlarından Hamid Yüzügüllü ile ilgili değerlendirmelerde bulunacağım. ‘2014 ve 2019 seçimlerini kazanan’ Hamid Yüzügüllü altı yıldır Sivrihisar Belediye Başkanlığı yapıyor. Yüzügüllü’nün Belediye Başkanı seçilmesinden sonra ‘Sivrihisar festivaller ilçesi’ haline geldi. İlçede her yıl geleneksel olarak ‘Sivrihisar Uluslararası Nasreddin Hoca Kültür ve Sanat ile Meşhur Sivrihisar Dövme Sucuk Festivalleri’ yapılıyor. Bu festivaller sayesinde Sivrihisar sadece Türkiye’ye değil, tüm dünyaya tanıtılıyor. Başarılı Başkan Yüzügüllü; “Sivrihisar Dövme Sucuk Festivali ile Uluslararası Nasreddin Hoca Festivallerinde yüzbinlerce vatandaşımızı ilçemizde ağırlayarak Sivrihisar ekonomisine de büyük katkılar sağladık” diyor.
İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİ
Başkan Yüzügüllü Türkiye’de ‘bir ilki gerçekleştirerek; ilçede Açık Hava Heykel Müzesi’ kurdu. Bu projeyle Sivrihisar’da bir ‘kültür destinasyonunu’ ortaya çıkardı. Açılış tarihi 2018 olan müzede yer alan eserler, Sivrihisarlı heykeltıraş Metin Yurdanur’a ait. Sivrihisar’ın yalçın kayalıklara yaslanmış ‘Ermeni Surp Yerortutyun Kilisesi’nin bahçesinde (Kızıl taşlardan yapıldığı için diğer ismi ile Kızıl Kilise), '100 civarında heykel tüm ihtişamları ile’ sergileniyor. Kilise bahçesinin yanı sıra dağın yamaçlarına da serpiştirilen; ‘Atatürk, Kazım Karabekir Paşa, Kırkpınar’ın unutulmaz ağalarından Hüseyin Şahin, ünlü Türk Halk Müziği sanatçısı ve derleyicisi Muzaffer Sarısözen, Ağ Çeken Balıkçılar, Aşık Baba, Bektaşi Dervişi Gülbaba, ünlü yazar Yaşar Kemal, Alaaddin Keykubad, Demirci Ustası, Pilot, Kartal, Keçi, Nene Hatun, Özgürlüğe Uzanan Eller, Şahlanan At, Balerinler, Madenciler, Yunus Emre, Karacaoğlan ve en önemlisi eşeğe ters binen meşhur Nasrettin Hoca heykeli’ gibi eserler ziyaretçileri bekliyor. Yüzügüllü, tarihi güzellikleri kuş bakışı izlemeyi sağlayan Sivrihisar Seyir Terası projesini de hayata geçirdi. Belediyeye ‘yeni bir hizmet binası’ kazandıran Yüzügüllü, sokakları ‘sağlıklı hale getirecek’ çalışmaları başlattı. Hamamkarahisar’da bulunan hamamların restorasyon çalışmalarını yaptı.
YAŞAM KALİTESİNİ ARTTIRDI
Haberes’e gerçekleştirdiği çalışmalar hakkında bilgi veren Yüzügüllü; “İlçemizin yapısına uygun sokaklarda restore çalışmaları yaparak ilçemizin çehresini değiştirmeye başladık. Sivrihisar Kent Tarihi Müzesi, Türkiye’de İlk Uygulamalı Kilim Müzesi ve Kültür Evi’ne imza attık. Belediyecilik çalışmaları anlamında baktığımızda ilçemize doğalgazı biz kazandırdık. İlçemizde katma değeri arttırarak halkımıza 7,5 milyon TL KOSGEB desteği, çiftçimize 1 milyon TL hibe desteği ve Sivrihisarlı birçok kadınımıza istihdam sağlayarak, kadınlarımızın iş hayatına atılmasına öncülük ettik. Son olarak ilçemizin değerini arttırmak ve halkımıza iş istihdamı sağlayabilmek için Sivrihisar Organize Sanayi Bölgesi yapımı çalışmalarına başladık. Kısacası baktığımızda ilçemizi bir cazibe merkezi haline getirerek sosyal ve ekonomik faaliyetleri geliştirerek halkımızın yaşam kalitesini arttırarak başarılı bir belediyecilik örneği sergilemeye çalışıyoruz” dedi. Büyük vizyon sahibi başkan olarak öne çıkan Yüzügüllü Sivrihisar geleceği hakkında iddialı konuşuyor.
‘KADERİNE TERK EDİLMİŞTİ’
Yüzügüllü bu iddiasını şu sözlerle vurguluyor; “Biz bu zamana kadar Sivrihisar’ımızı nasıl bir adım öne taşıyabiliriz diye hayal edip hazırladığımız projeleri bir bir yerine getirmeye başladık. Geçmişe dönüp baktığımızda Sivrihisar kaderine terk edilmiş bir ilçeydi. 2014’ten 2019’a kadar daha iyi yerlere taşıdık. Şimdi ise 2019’dan 2024’e kadar Sivrihisar’ı Türkiye’nin gözbebeği bir ilçe haline getireceğiz. Bizim tek hedefimiz en iyi şekilde hizmet edebilmek. Her şey biter önemli olan kalıcı şeylerle insanların gönüllerinde taht kurabilmektir.” Hayata geçirdiği projelerle artık Sivrihisar’ı çoktan aşan Yüzügüllü’yü önümüzdeki süreçte kent merkezinde belediye başkanı veya Eskişehir milletvekili olarak görebiliriz. Oscar Wilde “Kimi gittiği yeri mutlu eder, kimi de terk ettiği yeri” demiş. Yüzügüllü’de çok daha iyi noktalarda da Sivrihisar’da olduğu gibi başarılı olup, herkesi mutlu edecektir…
//////////////////////////////////////
‘BİR BİLEN’ BAHAR BİLEN
Merhum Süleyman Demirel, 12 Eylül’de Zincirbozan sürgünündeyken yol arkadaşları onun mesajlarını iletirlerken, kendisiyle ilgili şifreli bir terim kullanırlardı. “Bir Bilen böyle dedi. Bir Bilen böyle olsun diyor” şeklindeki mesajlardaki ‘Bir Bilen’ Süleyman Demirel’di. Eskişehir Lokantacılar Odası Başkanlığı soyadı gibi ‘bu işi bilen ismi’ olan Bahar Bilen’e gerçekten çok yakıştı. İlk seçildiği günden bugüne lokantacı esnafının sorunlarının çözülmesi için var gücüyle çalıştı. Kayıtlı lokantacının ekmeğine göz diken ‘merdiven altı’ üretimlerle mücadele etti. Korona yasakları döneminde yaptığı açıklamalar ve önerilerle hep gündem oldu. Lokantacı esnafının sesini TBMM’ye kadar taşıdı. Yaşanan bu durum birilerinin hoşuna gitmedi. Birileri bir yerde düğmeyi bastı. Bilen’in Oda’ya banka kredisiyle kazandırdığı 150 bin liralık ikinci el araç bahane edilerek, linç kampanyası başlatılmak istendi. Ancak bunda başarılı olamadılar. Çünkü; 1989 yılında zorunlu göç ile Bulgaristan’dan ailesiyle birlikte Eskişehir’e gelen Bahar Bilen, dürüstlüğü, çalışkanlığı ve sosyal kişiliğiyle kentimiz ticari yaşamında örnek gösterilen bir isimdi. Eskişehirliler ve üyeleri Bahar Bilen’i de ona çamur atmak isteyenleri de iyi tanıyordu. ‘Yel kayadan toz alır!’ sözünde olduğu gibi çamur atanlar Bilen’in ancak tozunu alabildiler.
//////////////////////////////////////
AFİŞÇİ APO BİR EFSANEYDİ
Ajanslardan önceki gün bir haber geldi. Haberde şu ifadeler yer alıyordu; “Eskişehir’de, kontağını çevirmesi ile birlikte yanmaya başlayan aracını söndürmek isterken kalp krizi geçiren şahıs hayatını kaybetti. Yangın, Tepebaşı ilçesi Yeşiltepe Mahallesi Alınca Caddesi'nde meydana geldi. İddialara göre, Abdurrahman Salttürk (82) isimli yaşlı adam, park halindeki 26 EV 963 plakalı aracına bindi. Yaşlı adamın kontağı çevirmesiyle hafif ticari araç yanmaya başladı. Hemen yanan araçtan inen Salttürk, civardan bulduğu kovayla aracına su dökerken bir anda fenalaşıp yere yığıldı. Ardından çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine 112 Acil Servis ve itfaiye ekipleri olay yerine geldi. Ambulans ile Yunusemre Devlet Hastanesi'ne kaldırılan ve kalp krizi geçirdiği anlaşılan Salttürk, yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. İtfaiye ekiplerinin müdahalesi sonucu söndürülen yangında araç kullanılamaz hale geldi.” Haberde yaşamını yitiren Abdurrahman Salttürk (Afişçi Apo) Eskişehir’in önemli bir değeri, efsanesiydi. Eskişehir’in önde gelen işadamlarından Muammer Cetemen bu büyük emekçiye vefa göstererek, onun ölümünü kendi sosyal paylaşım hesabından şu sözlerle duyurdu; “Eskişehir'e açıkhava reklamcılığını getiren ve Afişçi Apo olarak tanınan, bilinen ve sevilen Abdurrahman Salttürk geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Salttürk 88 yaşındaydı ve hâlâ çalışmaktan büyük zevk alıyordu. Allah'tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı ve sabırlar dilerim.” Salttürk, sayın Cetemen’in dediği gibi; Eskişehir’e Açıkhava reklamcılığını getiren kişiydi. Ankara’dan Eskişehir’e gelirken, yol kenarındaki reklam afiş panolarını görürüz. 10 yıl öncesine kadar bunların hepsini Afişçi Apo hazırlayıp, monte ediyordu. O’nun ölümüyle afişleri öksüz kaldı. Gerçek bir zanaatkar ve emekçi olan Abdurrahman Salttürk’e Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanı Cennet olsun…
//////////////////////////////////////
NOSTALJİ
ESKİŞEHİR'DE ÇAĞLAR'A PLAKET
Yıl: 1993. 27 yıl önce DYP’li Devlet Bakanı Cavit Çağlar Eskişehir Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (ESİAD) düzenlediği etkinliğe katılıyor. Tarihi fotoğrafta dönemin ‘Eskişehir Valisi Ali Fuat Güven, ESİAD Başkanı Orhan Kesikoğlu ve ESİAD Yönetim Kurulu Üyeleri merhum Ali Çetinkaya, Selim Çolpan, Ömer Bilgin’ yer alıyor. 1944 Gümülcine doğumlu olan Cavit Çağlar 1982 yılında merhum Süleyman Demirel’in teklifini kabul ederek, siyasete girdi. 1987, 1991 ve 1995 seçimlerinde DYP’den Bursa Milletvekili seçildi. İlki ‘20 Kasım 1991- 25 Haziran 1993 tarihleri arasında, ikincisi 5 Ekim 1995- 6 Mart 1996 tarihleri arasında’ Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bakanlığı yaptı. Demirel’e yakınlığıyla öne çıktı. Hatta onun için “Demirel’in manevi evladı” deniliyordu. 1954 Erzincan Kemaliye doğumlu olan Ali Fuat Güven 38 yaşında Eskişehir Valisi oldu. DYP-SHP Koalisyon Hükümeti döneminde 21 Şubat 1992- 4 Ekim 1999 tarihleri arasında (7,5 yıl) Eskişehir Valiliği yaptı. İlk Valilik görevini Eskişehir’de yapan Güven, daha sonra Bursa Valiliği’ne atandı. 2003 yılında Uşak Valiliğine atanan Güven 2005 yılında emekli oldu. Güven, ‘çok sert ve disiplinli’ bir Vali’ydi. Tam bir devlet adamıydı. İktidarın değil, devletin valisiydi. Yapılan ‘ihaleleri titizlikle inceler, yanlış yapan’ bürokratlara acımazdı. Devletin ‘tek kuruşunu zarara uğratan müdürleri’ cezalandırırdı. Hemen soruşturma açar, onları açığa alırdı. Eskişehir’de başarılı hizmetlerde bulundu. İz bırakan ve unutulmayan Valiler arasında yer aldı. O yıllardaki Orhan Kesikoğlu’nun başkanlığını yaptığı ESİAD ‘imza attığı işlerle hep kent gündeminde’ yer alıyordu. Kentimizin önemli sorunlarının çözümünde etkin oluyordu. Siyasi partilerin ‘yerel birleşenlerini ve Eskişehir’in tüm milletvekillerini Eskişehir paydasında bir araya’ getiriyordu. 1990’lı yıllarda ESİAD’ın yarattığı etkiyi daha sonraki yıllarda hiçbir demokratik kitle örgütü yapamadı. Kesikoğlu’ndan sonra ESİAD Başkanı olan Ali Çetinkaya 24 yıl önce 15 Aralık 1996’da Eskişehir’den Ankara’ya giderken, 18. kilometrede yolun kaygan olması nedeniyle aracın şarampole uçması nedeniyle yaşamını yitirdi. Çetinkaya hayatını yitirdiğinde 36 yaşındaydı. Çetinkaya’ya Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanı Cennet olsun.
//////////////////////////////////////
Süleyman Bey, sizin yandaş basın; Oda’ya 150 bin liraya ikinci el araç kazandırdım diye beni bir dövmedikleri kaldı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Baharcığım, Reisin “İtibarda tasarruf olmaz” sözünü dinleyip; Lokantacılar Odası’na 150 bin liraya ikinci el Toyota araç alacağına 1,5 milyon liraya Q7 alsaydın ya! Sen de “Reis’ten daha iyi mi bileceğiniz? İtibarda tasarruf olmaz” deyip, onların ağzını kapattırırdın(!)
//////////////////////////////////////
//////////////////////////////////////
UNUTULMAZ REPLİKLER
“Ben hayatta kalmak istemiyorum. Ben yaşamak istiyorum.” 12 Years a Slave / 12 Yıllık Esaret
//////////////////////////////////////
“Kendi ışığına güvenen, başkasının parlamasından rahatsızlık duymaz.” Victor Hugo
//////////////////////////////////////
BARMEN RESMEN ERİR
Genç, güzel, üstelik oldukça dekolte kırmızı bir elbise giymiş bir kadın, Pazar akşamı gittiği bir pub’da, bara doğru yürür.
Barmene yaklaşır, elleri ile barmenin saçlarını okşayarak:
“Bu barın sahibi sen misin ?” diye sorar.
“Hayır” der içi eriyen barmen, “Barın sahibi bizim patron…”
Genç kadın elini barmenin dudaklarına götürür ve öpmesine izin verir. “Patrona bir söyleyeceğim vardı…”
Barmen resmen erimiştir. Kendinden geçmek üzereyken sorar :
“Neydi patrona söylemek istediğiniz ?”
Kadın gülümser:
“Kadınlar tuvaletinde ne tuvalet kağıdı var, ne sabun var, ne de havlu…”