​​​​​WhatsApp Gizlilik Sözleşmesi

Dünya genelinde 2 milyar, Türkiye’de de yaklaşık 50 milyon kullanıcı sayısına sahip olan WhatsApp, son günlerde yeni kullanıcı sözleşmesi ile Türkiye’de gündeme geldi. WhatsApp tarafından kullanıcılarına sunulan ve uygulamayı kullanmaya devam etmek isteyenlerin onaylaması zorunlu olan yeni kullanıcı ve gizlilik sözleşmesi ile değişen koşullar şu şekildedir;

· Hizmetlerimizin veya onların hizmetlerinin nasıl kullanıldığını anlamak,

· Facebook Şirketi Ürünleri genelinde emniyeti, güvenliği ve bütünlüğü artırmak; örneğin sistemleri güvence altına almak; spam, tehditler, kötüye kullanım veya ihlal faaliyetleriyle mücadele etmek,

· Onların hizmetlerini ve sizin bunları kullanma deneyiminizi iyileştirmek, örneğin sizin için önerilerde bulunmak (Örneğin, Arkadaşlar veya ilginç içeriklerle ilgili öneriler), özellikleri ve içeriği kişiselleştirmek, satın alımları ve işlemleri tamamlamanıza yardımcı olmak ve Facebook Şirketi Ürünleri genelinde ilgili teklifler ve reklamlar göstermek,

. WhatsApp deneyimlerinizi diğer Facebook Şirketi Ürünleri ile birleştirmenizi sağlayan entegrasyonlar sağlamak.

Söz konusu verilerin paylaşımının kabul edilmemesi halinde ise uygulamanın kullanılamayacağı ve 8 Şubat tarihinde kullanıcı hesaplarının silineceği bildirilmişti.  Bunun üzerine birçok kullanıcı WhatsApp muadili uygulamaları tercih ettiğinin açıkladı. Rekabet Kurumu tarafından da resen soruşturma başlatılıp, nihai karar verilene kadar sözleşmeyi kabul eden ve etmeyen tüm kullanıcılara ilişkin veri paylaşımının durdurulması ve bunun tüm kullanıcılara bildirilmesi kararı verildi. Tedbiren verilen bu kararın amacı ise, telafi edilemeyecek zararın önüne geçmek olduğu açıklandı. İlgili karar;

“Alınan kararda ayrıca söz konusu uygulamalarının soruşturma sonucunda alınacak nihai karara kadar ciddi ve telafi olunamayacak zararlar doğurma ihtimalini haiz olduğundan 4054 sayılı Kanun’un 9. maddesi çerçevesinde geçici tedbir alınması ve bu kapsamda Facebook’un Türkiye’de, WhatsApp kullanıcılarının verilerinin 8 Şubat 2021 tarihinden itibaren başka hizmetler için kullanılmasına yönelik getirdiği koşulları durdurması ve bu koşulları kabul eden veya bilgilendirmeyi alarak kabul etmeyen tüm kullanıcılara Facebook’un veri paylaşımını içeren yeni koşulları durdurduğunu anılan tarihe kadar bildirmesi gerektiğine karar verilmiştir.”

Açıkça anlaşıldığı üzere Rekabet Kurulu, Facebook (çatı şirket) hakkında resen soruşturma başlatmış ve bu soruşturma kapsamında WhatsApp yeni gizlilik sözleşmesinin, Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 6. maddesini (hâkim durumu kötüye kullanma) ihlal edip etmediği araştıracağı kamuoyuna duyurulmuştur. WhatsApp da veri güvenliğinin sağlandığını; 8 Şubat tarihinde kullanıcıların hesaplarının silinmeyeceğini ve sözleşmenin kabul tarihinin 15 Mayıs’a ertelendiğini açıkladı. Yaşanan bu olay üzerine veri kavramı; elde edilmesi, işlenmesi ve saklanması konularında farkındalık artmaya başladı. 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nda kişisel veri ve özel nitelikli kişisel veri tanımı yapılmış olup hangi şartlarda bu verilerin kullanılabileceği de açıkça belirtilmiştir.  Kişisel veri: Kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgiyi; Özel nitelikli kişisel veriler ise kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileri tanımlar. Tanımlardan anlaşılacağı üzere özel nitelikli kişisel veriler, kişiyi diğerlerinden ayırt edici verilerdir ve başkaları tarafından öğrenildiği takdirde ilgili kişinin mağdur olabilmesine veya ayrımcılığa maruz kalabilmesine neden olabilecek nitelikte veriler olmaları sebebiyle bu tür veriler özel nitelikli (hassas) veri olarak kabul edilmektedir. Bu sebeple verilerin paylaşımı da kanun koyucu tarafından şartlara bağlanmıştır.

İlgilinin açık rızası

Hukuka ve dürüstlük kurallarına uygun olma

Doğru ve gerektiğinde güncel olma.

Belirli, açık ve meşru amaçlar için işlenme.

İşlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma.

İlgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilme.

Açıkça anlaşılacağı üzere verinin hangi amaçla kullanılacağı açıkça belirtilmeli ve bunun için açık rıza verilmiş olmalıdır. Hangi amaçla kullanılacağı açıkça belirtilmemiş, tek ve genel bir “onay” ile kişisel verilerin işlenmesi hukuk düzeni tarafından korunmamaktadır. Bu onay her bir veri için ayrı ayrı ve kullanım amacı da belirtilerek alınmalıdır. Ayrıca kişisel verilerin yurt dışına aktarılması da “açık rıza” şartına bağlanmıştır. Kişisel verilerin korunması hakkı Anayasal bir haktır. Anayasamızın 20. Maddesi ile “Özel Hayatın Gizliliği” başlığı altında tanınmış ve korunan bir haktır. Kişisel verilerin korunması hakkına aykırılık sadece 6698 Sayılı Kanun’a değil, Anayasaya aykırılık sonucunu da doğuracaktır. İlgili madde;

“Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir.”

Örneğin WhatsApp durumunuzda belirli bir araba modelini satın almak istediğinizi içeren bir bilgi paylaşırsanız Facebook bu veriyi reklam verenlere iletebilir, böylece Facebook, WhatsApp, Messenger ve Instagram'da buna ilişkin reklamlar görme ihtimalimiz yükselebilir. Bu bilgiler doğrultusunda, “veri” kavramının önemi her geçen gün artmakta ve kapsamı da genişlemektedir. Tüketim alışkanlıklarımız, kullandığımız telefon, dinlediğimiz müzik türü vb. birçok veriye sahibiz; gelişen teknoloji ile birlikte verilerimizle isteyerek ya da istemeyerek bu ekosistemin bir parçası haline gelmekteyiz. Bu sebeple telafisi olmayan zararların önüne geçmek için kişisel verilerin korunması hakkı Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Kişisel verilerimizin kullanımı hakkında ister elektronik ortamda ister yazılı sözleşmede olsun açık rıza vermeden önce verilerimizin hangi amaçla kullanılacağını okuyup anlamakta ve buna göre hareket etmekte fayda var.