Alkan yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Mustafa Kemal Atatürk'ün de vurguladığı gerçeklik ortadadır. Bir toplumun uygarlık düzeyi öğretmene verdiği değerle ölçülür. 24 Kasım Eğitim Sen açısından sadece Mustafa Kemal Atatürk'e Başöğretmenlik unvanının verildiği gün ötesinde bir şey ifade etmemektedir. Bugün öğretmene methiyeler düzenler sadece gerçekleri örtmeye çalışmaktadır. Öğretmenlere İade-i itibar yapılmadığı sürece, insanca yaşayacak ücret verilmediği sürece ifade edilen hiçbir şeyin gerçekliği yoktur. Çünkü,
-Sözde Öğretmenlik Meslek Kanunu ile eşit işe eşit ücret politikası ortadan kaldırıldı.
-Kamusal eğitimin bitmesinin neticesinde öğretmenler hedef gösterildi ve itibar suikastına uğratıldı.
-Laik ve bilimsel eğitimin bitirilmesi siyasal iktidarın amacı oldu. Bedelini biz öğretmenler öğrencilerimizle ilk önce ödüyoruz.
-Öğretmenlerin %90 nına yakını ekonomik yoksulluk içinde. %45 ek iş yapıyor.
-Öğretmenlerin %95 ne yakını kitap başta olmak üzere sinema, tiyatro gibi mesleki gelişimine katkı sunan sanatsal faaliyetlere bütçe ayıramıyor.
- Çok tatil yaptığı söylenen fakat gerçekle bağdaşmayan durumun gerçeği, öğretmenlerin yurt dışına çıkma oranı %1 bile değildir. Yurt içi tatile gidenlerin %5 i ancak borçsuz tatil yapabiliyor.
-Eğitimde şiddete, mobinge uğrayan öğretmenlerin oranı gelişmiş ülkeler ile karşılaştırdığımızda oldukça fazladır.
-Barınma, ulaşım Eskişehir’de dahil birçok ilde öğretmenler için temel sorundur. En ucuz kira 15 bin, en yakın ilçeye ulaşım 2200 lirayı geçiyor.
Yoksulluk sınırının 43 bin lira olduğu Türkiye’de 26 bin ortalama maaş ile nasıl yaşanılabilir? Ücretli öğretmenler ise asgari ücret düzeyinde bir maaş almaktadırlar. Devlet eliyle sömürme bu olsa gerek.
Öğretmenlerin gerçekliği bu istatistiklere sığmaz.
Bu şartlarda insanca yaşam ve demokratik eğitim mücadelesi, eğitim çalışanlarının ve bilim emekçilerinin olmazsa olmazı olmuştur. Eğitim Sen tarihi sorumluluğunun bilinci ile gerçek bir öğretmenler günü mücadelesini yükselecektir.”