9. Asliye Ceza Mahkemesi Görevi Kötüyü Kullanmak suçundan dönemin Eskişehir Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen’e 10 ay hapis ve 15 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkilerini kullanmasının yasaklanmasına karar verdi. Hapis cezası 12 bin lira adli para cezasına çevrildi. Pişmanlık belirtmeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına yer olmadığını karar verdi.
8 yıl önce (Ağustos 2014) Eskişehir’de okul müdürü kıyımı yapılmıştı. Yapılan değerlendirmede Eskişehir’de görev yapan okul müdürlerinin yüzde 70’inden fazlası ‘75 puanın altında’ bırakılarak, bir gecede yöneticilik görevleri üzerinden alınmıştı. Bunların büyük çoğunluğu Türk Eğitim-Sen, Eğitim-Sen ve Eğitim-İş üyesiydi. Yani yandaş sendikaya üye olmadıkları için 75 puanın altında kalan okul müdürlerinin yöneticilik görevleri sonlandırılmıştı. 75 puanı aşan okul müdürlerinin yaklaşık yüzde 85’inin iktidar yanlısı Eğitim Bir-Sen’in üyesi olması dikkat çemişti. Bu skandal olayı Yaşanan bu büyük haksızlığı o yıllarda görev yaptığım Sonhaber Gazetesi’nde 21 Ağustos 2014 tarihinde yaptığım ‘Eğitimde Deprem’ haberiyle tüm Türkiye duymuştu. Eskişehir dışındaki diğer illerde böyle bir müdürü kıyımı yapılmamıştı. Bu olay tepkilere yol açmıştı. Türk Eğitim-Sen, Eğitim-Sen ve Eğitim-İş açıklanan puanlara tepki göstererek, olayı yargıya taşımıştı. Bu davalarda defalarca yürütmeyi durdurma ve iptal kararları alınmıştı. Ne yazık ki Eğitim Bir-Sen güdümünde hareket eden dönemin Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen bu kararları uygulamadı.
Haksızlığa karşı mücadele eden okul müdürlerinden hayatlarını kaybedenlerde oldu. Yargı kararlarının uygulanmamasından dolayı mücadeleyi bırakanlarda oldu. Ancak üç isim mücadeleyi bırakmadı. Bu isimler 2 yıl önce hayatını kaybeden Erol Ülker, Süleyman Ercan Karakaya ve Harun Sever’di. Yine davayı kazandılar. Necmi Özen’in yerine Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt 5 yılı aşkın süredir uygulanmayan yargı kararlarını uyguladı. Üç ismin tekrar okul müdürü olmasını sağladı. Ancak bu üç isim kendilerine haksızlık yapıp, yıllarda mağdur eden dönemin Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen’in cezalandırılması için yargı mücadelesini hiç bırakmadılar.
9. Asliye Ceza Mahkemesi Görevi Kötüyü Kullanmak suçundan dönemin Eskişehir Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen’e 10 ay hapis ve 15 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkilerini kullanmasının yasaklanmasına karar verdi. Necmi Özen aslında her üç okul müdürü için ayrı ayrı 10'ar ay hapis cezası aldı. Ancak hukuk dilinde toplu ceza olmadığı için 30 değil, 10 ay hapis cezası alacağı öğrenildi. Hapis cezası 12 bin lira adli para cezasına çevrildi. Pişmanlık belirtmeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına yer olmadığını karar verdi. Dönemin Odunpazarı İlçe Milli Eğitim Müdürü Hasan Başyiğit'e de aynı suçtan 10 ay hapis ve 10 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkilerini kullanmasının yasaklanmasına karar verildi. Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürü Bülent Üzmez hakkında da aynı suçtan 10 ay hapis ve 5 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkilerini kullanmasının yasaklanmasına karar verildi. Bu iki ismin de hapis cezaları 12 bin lira adli para cezasına çevrildi. Dönemin Tepebaşı İlçe Şube Müdürleri Yaşar Temur, Ali Şahin Yıldız hakkında da 10 ay hapis ve 5 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkilerini kullanmasının yasaklanmasına karar verildi. Odunpazarı İlçe Milli Eğitim Şube Müdürleri Serhat Murat ve Ahmet Melik Gül hakkında da aynı suçtan 10 ay hapis ve 10 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkilerini kullanmasının yasaklanmasına karar verildi. Bunlarında hapis cezaları 12 bin lira adli para cezasına çevrildi. Özen, Başyiğit, Üzmez, Temur, Yıldız, Murat ve Gül’e verilen cezalar İstinafa gitti. Bu cezalar onaylanması halinde Ağustos 2014’te 75 puan altında verilerek, okul müdürlükleri elinden alınan ve defalarca dava kazanmalarına rağmen görevlerine döndürülmeyen eğitimcilerin mahkemelere başvurarak, tazminat talebinde olacakları öğrenildi.
9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin bu olayla ilgili gerekçeli kararı şöyle;
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
A)(I)1-Sanık Necmi ÖZEN'in, mağdur Erol'a yönelik sübut bulan görevi kötüye kullanma suçundan eylemine uyan TCK'nın 257/1. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın suç tarihindeki konumu göz önüne alınarak teşdiden 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
2- Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda müştekiye karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle verilecek cezada TCK’nın 43/1. maddesi gereğince takdiren 1/3 oranında artırım yapılarak 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
3- Sanığın verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkisi sanık lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesi gereğince cezasından takdiren 1/6 oranında indirilerek 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
4- Sanığa verilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın, suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilerek 10 ay hapis cezasının gün karşılığı 300 gün olup, sanığın ekonomik durumuna ve paranın satın alma gücüne göre günlüğü takdiren 40 TL'den hesaplanarak NETİCETEN 12.000 TL ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
5- Sanığa verilen para cezasının, cezanın miktarı, sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 52/4 maddesi uyarınca takdiren 12 eşit aylık taksitlerle tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına (ihtarat yapılamadı),
6- Sanığın kamu görevlisi olmanın getirdiği yetkiyi kötüye kullanarak bu suçu işlediği anlaşılmakla hakkında TCK'nın 53.maddesinin 5.fıkrasının uygulanmasına, bu kapsamda takdiren 5 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkileri kullanmasının yasaklanmasına,
7- Pişmanlık belirtmeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına,
A)(II)1-Sanık Necmi ÖZEN'in, katılan Haruna yönelik sübut bulan görevi kötüye kullanma suçundan eylemine uyan TCK'nın 257/1. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın suç tarihindeki konumu göz önüne alınarak teşdiden 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
2- Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda müştekiye karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle verilecek cezada TCK’nın 43/1. maddesi gereğince takdiren 1/3 oranında artırım yapılarak 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
3- Sanığın verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkisi sanık lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesi gereğince cezasından takdiren 1/6 oranında indirilerek 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
4- Sanığa verilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın, suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilerek 10 ay hapis cezasının gün karşılığı 300 gün olup, sanığın ekonomik durumuna ve paranın satın alma gücüne göre günlüğü takdiren 40 TL'den hesaplanarak NETİCETEN 12.000 TL ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
5- Sanığa verilen para cezasının, cezanın miktarı, sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 52/4 maddesi uyarınca takdiren 12 eşit aylık taksitlerle tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına (ihtarat yapılamadı),
6- Sanığın kamu görevlisi olmanın getirdiği yetkiyi kötüye kullanarak bu suçu işlediği anlaşılmakla hakkında TCK'nın 53.maddesinin 5.fıkrasının uygulanmasına, bu kapsamda takdiren 5 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkileri kullanmasının yasaklanmasına,
7- Pişmanlık belirtmeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına,
A)(III)1-Sanık Necmi ÖZEN'in, katılan Süleymana yönelik sübut bulan görevi kötüye kullanma suçundan eylemine uyan TCK'nın 257/1. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın suç tarihindeki konumu göz önüne alınarak teşdiden 9 ay hapis cezası ile
 |
cezalandırılmasına,
2- Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda müştekiye karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle verilecek cezada TCK’nın 43/1. maddesi gereğince takdiren 1/3 oranında artırım yapılarak 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
3- Sanığın verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkisi sanık lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesi gereğince cezasından takdiren 1/6 oranında indirilerek 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
4- Sanığa verilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın, suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilerek 10 ay hapis cezasının gün karşılığı 300 gün olup, sanığın ekonomik durumuna ve paranın satın alma gücüne göre günlüğü takdiren 40 TL'den hesaplanarak NETİCETEN 12.000 TL ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
5- Sanığa verilen para cezasının, cezanın miktarı, sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 52/4 maddesi uyarınca takdiren 12 eşit aylık taksitlerle tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına (ihtarat yapılamadı),
6- Sanığın kamu görevlisi olmanın getirdiği yetkiyi kötüye kullanarak bu suçu işlediği anlaşılmakla hakkında TCK'nın 53.maddesinin 5.fıkrasının uygulanmasına, bu kapsamda takdiren 5 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkileri kullanmasının yasaklanmasına,
7- Pişmanlık belirtmeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına,
B)(I)1-Sanık Hasan BAŞYİĞİT'in, katılan Harun'a yönelik sübut bulan görevi kötüye kullanma suçundan eylemine uyan TCK'nın 257/1. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın suç tarihindeki konumu göz önüne alınarak teşdiden 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
2- Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda müştekiye karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle verilecek cezada TCK’nın 43/1. maddesi gereğince takdiren 1/3 oranında artırım yapılarak 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
3- Sanığın verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkisi sanık lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesi gereğince cezasından takdiren 1/6 oranında indirilerek 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
4- Sanığa verilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın, suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilerek 10 ay hapis cezasının gün karşılığı 300 gün olup, sanığın ekonomik durumuna ve paranın satın alma gücüne göre günlüğü takdiren 40 TL'den hesaplanarak NETİCETEN 12.000 TL ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
5- Sanığa verilen para cezasının, cezanın miktarı, sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 52/4 maddesi uyarınca takdiren 12 eşit aylık taksitlerle tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına (ihtarat yapılamadı),
6- Sanığın kamu görevlisi olmanın getirdiği yetkiyi kötüye kullanarak bu suçu işlediği anlaşılmakla hakkında TCK'nın 53.maddesinin 5.fıkrasının uygulanmasına, bu kapsamda takdiren 5 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkileri kullanmasının yasaklanmasına,
7- Pişmanlık belirtmeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına,
B)(II)1-Sanık Hasan BAŞYİĞİTin, katılan Süleymana yönelik sübut bulan görevi kötüye kullanma suçundan eylemine uyan TCK'nın 257/1. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın suç tarihindeki konumu göz önüne alınarak teşdiden 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
2- Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda müştekiye karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle verilecek cezada TCK’nın 43/1. maddesi gereğince takdiren 1/3 oranında artırım yapılarak 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
3- Sanığın verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkisi sanık lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesi gereğince cezasından takdiren 1/6 oranında indirilerek 10 ay
hapis cezası ile cezalandırılmasına,
4- Sanığa verilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın, suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilerek 10 ay hapis cezasının gün karşılığı 300 gün olup, sanığın ekonomik durumuna ve paranın satın alma gücüne göre günlüğü takdiren 40 TL'den hesaplanarak NETİCETEN 12.000 TL ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
5- Sanığa verilen para cezasının, cezanın miktarı, sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 52/4 maddesi uyarınca takdiren 12 eşit aylık taksitlerle tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına (ihtarat yapılamadı),
6- Sanığın kamu görevlisi olmanın getirdiği yetkiyi kötüye kullanarak bu suçu işlediği anlaşılmakla hakkında TCK'nın 53.maddesinin 5.fıkrasının uygulanmasına, bu kapsamda takdiren 5 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkileri kullanmasının yasaklanmasına,
7- Pişmanlık belirtmeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına,
E)(I)1-Sanık Bülent ÜZMEZ'in, mağdur Erol'a yönelik sübut bulan görevi kötüye kullanma suçundan eylemine uyan TCK'nın 257/1. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın suç tarihindeki konumu göz önüne alınarak teşdiden 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
2- Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda müştekiye karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle verilecek cezada TCK’nın 43/1. maddesi gereğince takdiren 1/3 oranında artırım yapılarak 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
3- Sanığın verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkisi sanık lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesi gereğince cezasından takdiren 1/6 oranında indirilerek 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
4- Sanığa verilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın, suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilerek 10 ay hapis cezasının gün karşılığı 300 gün olup, sanığın ekonomik durumuna ve paranın satın alma gücüne göre günlüğü takdiren 40 TL'den hesaplanarak NETİCETEN 12.000 TL ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
5- Sanığa verilen para cezasının, cezanın miktarı, sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak Türk Ceza Kanunu’nun 52/4 maddesi uyarınca takdiren 12 eşit aylık taksitlerle tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına (ihtarat yapılamadı),
6- Sanığın kamu görevlisi olmanın getirdiği yetkiyi kötüye kullanarak bu suçu işlediği anlaşılmakla hakkında TCK'nın 53.maddesinin 5.fıkrasının uygulanmasına, bu kapsamda takdiren 5 ay boyunca kamu görevlisi olmanın verdiği hak ve yetkileri kullanmasının yasaklanmasına,
7- Pişmanlık belirtmeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına,
