Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç; “Sempozyum elit bir kesimin değil, halkın sempozyumu haline geldi” dedi. Türkiye’de ilk kiremit 1927 yılında Tepebaşı’nda üretildi. Eskişehir, Türkiye’de tuğla ve kiremit sektörünün en gelişmiş olduğu kentlerin başında geliyor. Özellikle Tepebaşı Bölgesi’nde yoğunlaşan tuğla ve kiremit sanayi Eskişehir’in tarihsel geçmişinde ve gelişiminde etkili bir sektör olmuştu. Bu sektör günümüzde de Eskişehir sanayisinde itici bir güç olarak önemini korumaktadır.

2001’DE BAŞLADI

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç 2001 yılında Eskişehir’in geleneksel pişmiş toprak üretimi ve sanayisinin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu’nu düzenledi. Tepebaşı Belediyesi 2001, 2002 ve 2003 yıllarında bu sempozyumları düzenledi.  2004-2009 yılları arasında Tacettin Sarıoğlu Tepebaşı Belediye Başkanlığı döneminde Eskişehir için önemli olan bu sempozyum düzenlenmedi. Ataç, 2009’da tekrar belediye başkanı olmasıyla Tepebaşı Belediyesi 2010 yılından itibaren her yıl düzenli olarak ve şenlik havasında Uluslararası Pişmiş Toprak Sempozyumu’nu yeniden gerçekleştirmeye başladı. Başkan Ataç tüm zorluklara rağmen kentimize kazandırdığı bu önemli sempozyumu sürdürmeye devam ediyor. Pandemi nedeniyle iki yıl aradan sonra Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenen ve birçok etkinliği bünyesinde barındıran Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu’nun 15’incisi yapıldı.  Pandemi döneminde Tepebaşı Belediyesi’nin yakın ilişki içinde olduğu Karşıyaka ve Bodrum belediyeleri ile etkinlik ruhunu sürdürmek için özel bir iş birliğine gidildi. İki kentteki iki sanatçı, Eskişehir’den gönderilen toprakları işleyerek sempozyuma adadı.

“VARLIĞINIZ SAĞLIĞIMIZ ANITI” 

Tepebaşı Belediyesi pandemi sürecinde kaybettiğimiz sağlık çalışanlarının isimlerine yer verilen özel bir çalışmayı hayata geçirdi. Tepebaşı Belediyesi tarafından pandemi sürecinde yaşamını yitiren sağlık çalışanları anısına yapılan “Varlığınız Sağlığımız Anıtı” tamamlanmak üzere. Anıt, ülke genelinden 57 sanatçının katkısı ile 450 eserin birleşiminden oluşuyor. Tepebaşı Belediyesi tarafından konsepti ve çeşitliliğiyle dünyada sadece Eskişehir’de düzenlenen Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu'nun  15’incisi,  5-17 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirildi. Sempozyum başlamadan önce yapılan tanıtım toplantısında Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç, sempozyum kapsamında gerçekleştirilecek etkinlikler hakkında bilgiler verdi. 

‘İYİ Kİ TEPEBAŞI BELEDİYE BAŞKANI OLDUM’

Ataç yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Koronavirüsten yavaş yavaş kurtuluyoruz ama ekonomik sıkıntılar pandemiden daha beter şekilde geliyor. O yüzden bugün burada bize destek olmanız çok değerli. Kendi kendime ‘İyi ki Tepebaşı Belediye Başkanı oldum’ diye düşünüyorum. Ben bu etkinliği bizim bir düğünümüz, bayramımız olarak addediyorum. Tepebaşı için toprak çok değerli, tarihsel bir önemi var. Bizim kimliğimiz ve belleğimiz. Bu açıdan hayata geçirmek çok önemliydi, 2001 yılında bu kimliği sanat katarak hayata geçirdik. Sektör, sanat ve bilimsel olarak 3 ayak üzerinde etkinliğimizi sürdürüyoruz. Toprağın kıymetini bilen, değerlendiren bir düşünce ile hareket ediyoruz. Tarihsel olarak da toprak tuğla, Mezopotamya’da başlıyor, milattan sonra Lidyalılar pişmiş toprağı keşfediyor. Babil Kulesi, yaklaşık 85 milyon adet tuğladan yapılmış. Ve bu tuğlalar, bugünkü koşullarda orta karardaki birkaç fabrikanın yıllık üretimine denk geliyor. Daha sonrasında Yunanlılar, Bizans ve Selçuklular tuğlayı çokça kullanmışlar. Özellikle Selçuklu mimarisi eşsiz bir mimari. Ardından Osmanlı dönemi ve 1927’de ilk kiremit Eskişehir’de, Tepebaşı’nda yapılıyor. Böylelikle bu iş bizim için de bir kimlik çalışmasına dönüşmüş oluyor.

HALKIN SEMPOZYUMU

Pişmiş toprak, Eskişehir’in Tepebaşı bölgesinde, Cumhuriyet döneminden bu yana en önemli sanayi kolu olarak dikkat çekiyor. Artık gelenek haline gelen bu sempozyumla pişmiş toprağı sektörel, sanatsal ve bilimsel olarak ele almakla, bir ‘kent kültürünü’ yaşatıyor ve geleceğe taşıyoruz. Pek çok parka yerleştirilen özgün heykeller, bölgeye karakteristik bir özellik katıyor. Sempozyum süresince sanatçıların heykelleri oluşturma süreçlerinin sanatseverlerce izlenebilir olması da yapılan işe ayrı bir boyut getiriyor.  Ayrıca yapılan bilimsel toplantılar, sergiler, pişmiş toprak kaplarda yapılan yemek yarışmaları, işe renk ve çeşitlilik katıyor. Halkımızın gösterdiği büyük ilgiyle, sempozyum elit bir kesimin değil, halkın sempozyumu haline geldi. Pişmiş toprak eserlerimiz ile adeta açık hava müzesi olan Eskişehir’imizde, kent kimliğimizin bir parçası olan bu güzel sempozyumu 15’inci kez düzenliyor olmaktan büyük gurur ve mutluluk duyuyoruz”

BÜYÜLÜ ATMOSFERDE
Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası 15’nci Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu 05-17 Eylül 2022 tarihleri arasında ETİ’nin eski fabrika alanının büyülü atmosferinde halkla buluştu. Eski fabrika alanında gerçekleştirilecek etkinliklerde sanatçılar tasarladıkları eserleri çalışırken, sanatseverler de onları takip etti. Sempozyum bu yıl da sanat etkinlikleri, sergiler, sanatçı sunumları, torna yarışmaları ile dopdolu geçti. El emeği ürünler satış noktaları, çocuk oyun parkı, yemek yarışmaları, konserler ve çocuk atölyeleri de Eskişehirlilere sanat dolu günler yaşattı. Sempozyum kapsamında bugüne kadar 132 yerli ve yabancı sanatçının elinden çıkan 200’e yakın eser, Eskişehir’e eşsiz bir güzellik katıyor. Sempozyum, Hoşnudiye Mahallesi İsmet İnönü-1 Caddesi Et Eski Fabrika alanında düzenlendi.

5 ÜLKEDEN 8 SANATÇI

Sempozyumda ayrıca Eskişehir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100’üncü yıl dönümü de kutlandı.  15’inci Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu bu yıl Türkiye’nin yanı sıra Romanya (Delia Maxim), Küba (Martha Jimenez), İtalya (Massimo Pistone), Güney Kore (Kim Yong Moon) ülkelerinden sanatçıların katılımı ile düzenleniyor.  Sempozyuma ülkemiz adına katılan sanatçılar  şöyle sıralanıyor; “İbrahim Vefa İrdelp, Pınar Baklan, Necati Seydi Ferahoğlu ve Kaan Canduran" Sempozyumda ortaya çıkan bu eserler kentin geçmişten geleceğe pişmiş toprak kültürünü yansıtan birer abideye dönüştü.  Eskişehir belki de yıllar sonra bu eserlerle sadece Türkiye’de değil, Dünya’da önemli bir marka haline geldi.  Sırf bu eserleri görmek için Eskişehir’e turistler geliyor.