18 Nisan 1999 seçimlerinden 3 ay 7 gün önce DSP azınlık hükümeti kurulmuştu. Bu azınlık hükümeti Türkiye’yi seçimlere götürmüştü. Dönemin DSP Eskişehir Milletvekili Mahmut Erdir bu hükümette Tarım Bakanı olmuştu.
ALINDIĞINI BEN SÖYLEDİM
Erdir Bakan olduktan birkaç gün sonra dönemin Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Adnan Özkan’ı görevden aldırmıştı. Çünkü Özkan, o dönem DSP’nin iki milletvekilinden birisi olan merhum Necati Albay’a yakın isimdi. Özkan Erdir’in öğretmen olan yeğenini onun bilgisi dışında Süleyman Çakır Lisesi’nden, Olgunlaşma Kız Meslek Lisesi’ne göndermişti. Erdir’in Özkan’a kızgınlığı bundandı. Erdir, Eskişehir Çiftelerli Özkan’ı görevden aldırırken, yerine kimin geleceğini düşünmemişti. ‘O gitsin de kim gelirse gelsin’ demişti. (Hatta Özkan’a görevden alındığı ben söyledim. ‘Benim haberim yok. Doğru değildir’ demişti. Kurumun faksı Özkan’ın makam odasındaydı. Bende ona ‘Birazdan faks çekerler’ dedim. Yarım saat sonra aradı. Görevden alınma yazısının gönderildiğini söyledi.) Dönemin Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu da Balıkesir’den Mithat Özdemir’i Eskişehir’e İl Milli Eğitim Müdürü olarak atamıştı. Daha sonra Bostancıoğlu hemşerisi olan Yozgat İl Milli Eğitim Müdürü Sezai Yıldırım’ı Eskişehir’e atamıştı. Özdemir Yozgat’a gönderilmişti. Özdemir mahkemeyi kazanıp, tekrar Eskişehir’e geldi. Sonra tekrar Yozgat’a gitti. Mahkeme kararlarıyla Yıldırım ve Özdemir Eskişehir’e gelip, gidiyorlardı. Eskişehir, Mahmut Erdir’in inatı yüzünden böyle bir dönem yaşamıştı.
GÖREVDEN ALINMA BİÇİMİNİ HİÇ ŞIK OLMADI
Alpu’da bir öğretmenin kız öğrencileri taciz ettiği iddiaları sonrasında Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt’ı görevden aldı. Sanki aportta bekliyormuş gibi yerine jet hızıyla Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürü Nesrin Kakırman’ı 18 Şubat’ta Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü olarak görevlendirdi. Hakan Cırıt’ın görevden alınma biçimini hiç şık olmadı. Bakan aylardır Nesrin Kakırman’ı Eskişehir’e İl Milli Eğitim Müdürü yapmak istiyordu. Eskişehir yerel siyaseti en çok da AK Parti Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı bu isteğe engel oluyordu. Bakan Eskişehir yerel siyasetini aşmak için bu olayı fırsat bildi. Cırıt’ı hemen alıp, jet hızıyla istediği atamayı yaptı. Yerel siyasetin olaya müdahale etmesine zaman tanımadı. Cırıt Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nden mezun. Uzun yıllar kentimizde öğretmenlik, müdür yardımcılığı ve okul müdürlüğü yaptı. Iğdır ve Edirne gibi iki ilde İl Milli Eğitim Müdürlüğü yaptı. Eskişehir’i, Eskişehir insanını, Eskişehir’in değerlerini çok biliyor. O gelmeden önce Eskişehir Milli Eğitim’i CHP’li belediyelerle kavgalıydı. Bu sürtüşme nedeniyle özellikle Odunpazarı bölgesinde okul inşaatları durma aşamasına gelmişti. Eskişehir’e gelen paralar inşaata başlanmadığı için geri gidiyordu. Bundan zararı Eskişehir ve çocuklarımız görüyordu. Cırıt ‘bunun reklamını’ yapmadan belediye başkanlarıyla görüştü. Aradaki buzları eritti. Belediyelerin Necmi Özen döneminden öncesindeki gibi okullara destek vermesine ortam sağladı. Okul inşaatları art arda yapılmaya başlandı. İşler iyi giderken, Bakan Eskişehir’e operasyon yaptı.
“SPK BAŞKANI ABİ MİLLETVEKİLİ KIZ KARDEŞ”
Peki Nesrin Hanım Eskişehir gibi eğitim kentine İl Milli Eğitim Müdürü olmayı nasıl başardı? Bu konuyla ilgili yorumumu 3 Mart 2022’de Görünüm’de kaleme aldığım “SPK Başkanı Abi Milletvekili Kız Kardeş” başlıklı makalemde yapmıştım. O yazımda Kakırman ile ilgili şu ifadeleri kullanmıştım; “Eskişehir’den önce iki kentte İl Milli Eğitim Müdürlüğü yapmış, Eskişehir eğitimini çok iyi bilen Cırıt’ın yerine tercih edilen Nesrin Kakırman kim? İstanbul ve Ankara’da İl Milli Eğitim Müdür Yardımcılığı ve Beşiktaş’ta İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yaptı. İlk İl Milli Eğitim Müdürlüğü tecrübesini Eskişehir’de yaşayacak. Anaokullarından üniversitelerine kadar bir eğitim kenti olan Eskişehir, ilk İl Milli Eğitim Müdürlüğü yapılacak bir şehir olmamalı. Peki Nesrin Hanım Eskişehir gibi eğitim kentine İl Milli Eğitim Müdürü olmayı nasıl başardı? Bu güç ailesinden mi geliyor? Nesrin hanımın ağabeyi Ali Fuat Taşkesenlioğlu’dur. Taşkesenlioğlu, FETÖ’nün bankası Bankasya’da tam 16 yıl (1996-2012) yöneticilik yapmış bir isim. Taşkesenlioğlu, Bank Asya'dan sonra Halkbank'a transfer oldu. Halkbank'ta yönetim kurulu üyeliği yapan Taşkesenlioğlu, Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'yı da ABD'ye gönderen isim olarak biliniyor. Ali Fuat Taşkesenlioğlu şu anda Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı. Çok önemli ve kritik görevde. Nesrin hanımın kız kardeşi Zehra Taşkesenlioğlu Ban üç dönemdir Erzurum AK Parti Milletvekilliği yapıyor. SPK Başkanı abi, iktidar partisi milletvekili kız kardeşi. Siyasette ve bürokraside güçlü bir Erzurumlu aile. Eski Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, Eskişehir milletvekilleri Harun Karacan ve Emine Nur Günay kendilerine sorulmadan yapılan bu atamadan memnunlar mı? Özellikle Avcı’nın kesinlikle memnun olmadığını tahmin edebiliyorum.”
NABI AVCI GÖNDERDİ
AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı’nın Cumhurbaşkanıyla yaptığı görüşmeden bir gün sonra Nesrin Kakırman’ın Eskişehir’deki görevinden alınarak, Burdur’a gönderilmesi bir tesadüf müdür? Sanmıyorum. Nesrin Kakırman’ın Nabi Avcı tarafından gönderildiğini düşünüyorum. Eskişehir Milli Eğitim’de son süreçte Nabi Avcı ile Harun Karacan arasında güç savaşı var. Avcı’ya yakın İl Müdürü Hakan Cırıt görevden alındı. Karacan 1-0 öne geçti. Odunpazarı İlçe Milli Eğitim’de Karacan’a yakın isim Kürşad Önder Ceylan görevden alınıp, Avcı’ya yakın olan Murat Sertsöz getirildi. Skor 1-1 oldu. Avcı, kendisine sorulmadan Eskişehir’e atanan Kakırman’ı göndererek; skoru 2-1 lehine çevirdi. Karacan ile Avcı; Cırıt ve Kakırman’ı görevden aldırırlarken, yerine gelecek ismi belirleyemediler. Gönderirken gösterdikleri başarıyı getirirlerken sergileyemediler. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, eski Muğla İl Müdürü Pervin Töre’yi atayarak, Eskişehir’e adeta patlamaya hazır bir bomba gönderdi. Bakan bu görevlendirmeyle sanki; “Siz Nesrin hanımı istemediniz. Ben de size öyle bir tartışmalı birini gönderirim ki Eskişehir Milli Eğitim’i olumsuz haberlerle manşetlerden hiç düşmez” demiş gibi!..
BAKANLARIN ESKİŞEHİR'E GÖNDERDİKLERİNE DE BAKSINLAR!..
Muğla Olgunlaşma Enstitüsü Müdür Vekili Hüdayi Baş’a mobbing yaparak yaşamını yitirmesine neden olduğu iddiaları ile gündeme gelen Muğla İl Milli Eğitim Müdürü Pervin Töre bu olay nedeniyle 13 Haziran 2021’de görevden alınmıştı. Hakkında çeşitli iddialarla Muğla ve Aydın’da açılan davaları olan Töre’nin Eskişehir’e İl Müdürü olarak atanmasını Avcı, Karacan ve İl Başkanı Zihni Çalışkan olumlu buluyorlar mı? Töre’nin davalarıyla ilgili bilgileri var mı? Keşke Nabi Avcı ve Harun Karacan Eskişehir’e her önüne gelen kişinin atanmaması, Kentimize yakışan kabiliyette, vizyonu olan bürokratların gelmesi konusunda da Bakanlara güçlerine gösterse. Nabi Avcı’ya yakın isim olan Murat Sertsöz ile Harun Karacan’a yakın isim olan Barış Hancı’dan birisi Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü olsa kentimiz adına daha iyi olurdu. Sivrihisar İlçe Milli Eğitim Müdürü Eyyüp Mutlu’da bu görevi layıkıyla yapacak donanıma sahip. Bu üç isimde Kakırman ve Töre’den Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nü daha iyi yaparlar. Eskişehir’de dürüst, donanımlı, liyakat sahibi onca yönetici varken, niye dışarıdan sorunlu kişiler kentimize bürokrat olarak atanıyor? Eskişehir bu konuda gerçekten sahipsiz mi? Avcı ve Karacan artık kendi gönderdiklerine değil de Bakanların Eskişehir’e gönderdiklerine de baksınlar!..
