Wang Chuan Fu Çin’in doğu bölgelerinde bir dağ köyünde 1960 yılında doğmuş, 8 çocuklu fakir bir ailenin en küçük oğlu, 13 yaşında babasını, 15 yaşında da annesini kaybetmiş.  Çin’de insanların karınlarını bile zor doyurduğu bir dönemde abisinin baskısıyla zor şartlar altında okumaya devam etmiş. Binlerce öğrencisi olan bir okuldan birkaç öğrencinin arasına girip prestijli bir üniversitenin kimya bölümünde okumaya hak kazanarak üniversite eğitimine başlamış.


Batarya ile ilk defa üniversite de tanışan Wang, yüksek lisans için Çin’in gelişmiş araştırma enstitülerinden birine kabul edilince hayatını yeni teknolojileri geliştirmeye adar. Çalıştığı enstitü onu Tianjin şehrinde bulunan batarya fabrikasına yönetici olarak atamaya karar verir. Artık Çinin batarya teknolojisine yön veren konumda bulunun an Wang, Japonya’nın çevresel etkilerden dolayı üretmeyi bıraktığı Ni-Cad pillerin üretimini bırakmasıyla piyasadaki eksikliği fark eder ve enstitüdeki yöneticiliğini bırakarak batarya fabrikası kurmaya karar verir. Kurduğu şirkete akılda kalacak üç karakterli bir isim uydurur ve BYD doğar. Wang için asıl hedef Li-İon bataryalardır. Kuruluştan bir yıl sonra Li-İon batarya üretim hattını kurarak üretime başlar.
Wang Çin’in ucuz üretim imkanlarını zorlayarak önce Motorola ardından Nokia ve Samsung’ a mobil telefon bataryası üretmeye başlar ve birkaç yıl içinde dünyanın ikinci büyük batarya üreticisi haline gelir. BYD’nin 2002 yılında halka arzıyla birlikte mali gücü yükselen şirket, fason telefon parçaları üretimine arkasından da mobil telefon üretimine başlar. Başta İPhone, Huawei, Xiaomi, Apple olmak üzere birçok mobil telefonun üreticisidir. Mobil cihaz üretiminde dünyada Foxcon’dan sonra ikinci sıradadır.
Wang telefon sektöründeki kar düşüklüğü sebebiyle daha karlı ve prestijli bir sektör olan otomobil üretimine girmeye karar verir, ancak bu sektör daha güçlü oyunculara sahiptir ve hataya yer yoktur. Wang, Mercedes’ten Volkswagen’e, Toyota’dan Honda’ya kadar 50’ye yakın otomobili fabrikaya toplar tamamını sökerler ve üretimin nasıl yapıldığını incelerler. Üç yıl incelemenin ve geliştirmenin sonunda Toyota’nın çakması sayılan F3 ortaya çıkar ve 100 000’in üzerinde satış yapar. Üretim Chevrolet ve diğer popüler araçların kopyalarının üretimiyle devam eder.
2010 yılında makus talih yenilir ve tamamen kendi tasarımları ve %100 elektrikli ilk Çinli BYD-e6 piyasaya sunulur. Taksi olarak şehir içi kullanıma sunulan BYD-e6 75 kW bataryası ve 300 km menziliyle gayet yeterlidir. Sonrasında geliştirilen modeller HANG, TANG ve SONG Çin hanedanlarına ithaf edilir. 2008 yılında Warren Buffet’ın ortak olmasıyla gücünü artıran şirket Tesla, Ssang Yong, Xiaomi gibi araba üreticilerinin en önemli tedarikçilerinden biri haline geldi.
BYD 2023 yılı itibariyle 3 milyon elektrikli otomobil üretmiş ve dünyada en hızlı büyüyen elektrikli otomobil üreticisi olmuştur. Üretimdeki bu başarının arkasında batarya üretiminin yanı sıra otomobilin ihtiyacı olan motor, elektronik çip, yazılım gibi kritik ürünlerin kendisi tarafından üretiliyor olmasıdır. Günümüzde BYD sadece otomobil değil, elektrikli otobüs, kamyon, tren ve tramvay gibi ürünleri de yapabildiği gibi, ürünlerini taşıyacak 7000 otomobil taşıyabilen dev gemilere de sahiptir. Holding bünyesinde ve dünya üzerindeki fabrikalarında çalışan sayısı 220 binlere ulaşmıştır.
Tayland, Brezilya ve Macaristan’dan sonra Türkiye’ye Manisa’ya geldiler. Modellerine Çin hanedanlığının isimlerini verecek derecede milliyetçi bir firma olan BYD’nin ülkemizdeki rakibi, o hanedanlara Çin seddini yaptıran milletin yeni elektriklisi TOGG. Ülkemize hoş geldiler diledikleri kadar otomobil üretip dünyaya satabilirler. Türkiye pazarında ancak ikinci olabilirler. Ne de olsa Türk’ün araba üretemeyeceğine, TOGG’un İtalya’da üretildiğine inananlar veya TOGG fabrikası batsa zil takıp oynayacaklar var. Yani Türkiye hala onlar için iyi Pazar.
 Saygılarımla…