AK Parti Odunpazarı Belediye Başkan Aday Adayı Hasan Hüseyin Köksal, Çankaya, Huzur, Karapınar, Erenköy mahallelerini gezerek, aday olduğu takdirde yapmayı düşündüğü projelerini anlattı.
Köksal; “Odunpazarı Eskişehir’in yüzde 70’idir. Dinamik nüfus dağılımı bu şekilde olup, uyuyan nüfus yüzde 50’lerdedir. Bizim mottolarımızdan birisi Uyanık Eskişehirliye hizmet olduğundan neye talip olduğumuz, neden talip olduğumuzun fazlasıyla bilincinde farkındayız” dedi.
Neden Odunpazarı Belediye Başkanlığı? Odunpazarı bölgesinin sizin için farklı bir anlamı mı var?
Odunpazarı bölgesi her ne kadar şehir merkezinde yaşayan nüfusun yaklaşık yüzde 50’sini kapsadığı düşünülse de aslında şehrin yüzde 70’inin yaşadığı, tedavi olduğu, çalıştığı vs. bölgedir. Daha da açacak olursak ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi, Şehir Hastanesi, Ağız Diş Sağlığı, ESOGÜ Diş Hekimliği Hastanesi şehrin hatta bölgenin sağlık merkezi konumundadır. İkinci nokta I ve II.Organize Sanayi bölgeleri ile EMKO ve Küçük Sanayi bölgelerinin Odunpazarı’nda olması neredeyse çalışan nüfusun en az yüzde 80’i buradadır. Üçüncü bir konu ise kent turizm bölgesi olan Odunpazarı tarihi bölgesi yine Odunpazarı’ndadır. Ayrıca; hemşerilerimize hizmet adına bir sürü kamu idareleri Odunpazarı’ndadır. Yani Odunpazarı Eskişehir’in yüzde 70’idir. Dinamik nüfus dağılımı bu şekilde olup, uyuyan nüfus yüzde 50’lerdedir. Bizim mottolarımızdan birisi Uyanık Eskişehirliye hizmet olduğundan neye talip olduğumuz, neden talip olduğumuzun fazlasıyla bilincinde farkındayız.
Belediyecilik anlayışınız nedir?
Belediyecilik anlayışımızı ana başlıklar olarak şöyle sıralayabiliriz.
a) Temel Belediyecilik Hizmetleri (Üst yapı – park bahçe, temizlik, sokak hayvanları, imar, inşaat vs.)
b) Sosyal Belediyecilik (Bölge vatandaşlarının hayatının her evresinde ve her mahalle hatta sokakta yaşadığı sıkıntıları net bir şekilde tespit edip, hayatlarının kolaylaştırılması olarak özetleyebiliriz)
c) Kültür-Sanat belediyeciliği
d) Yönetişim Belediyeciliği (Aslında bu durum sadece sloganda kalmayacak kadar önemli. Bölge halkının oluşturduğu tüm sivil oluşumlarla birlikte şehri yönetme düşüncesinden bahsediyorum)
Sizce bugün Odunpazarı Belediyesi doğru yönetiliyor mu?
Bizim bakış açımız; birileri Doğru-Eğri, Yalan-Yanlış, Yeterli-Yetersiz yönetiyor demenin yanlış olduğudur. Halkımızın irade buyurup seçmiş olduğu önceki yönetimlerin eksikliği var ise bile, biz bunu eleştirmeyiz. Ne yaparız diye sorarsanız, emeği olanlara teşekkür eder, sonrasında mevcut olan eksiklikleri, yanlışlıkları çok daha iyi noktaya gelecek şekilde gideririz. Zaten bunun en doğru ve net değerlendirilmesini halkımız yapacaktır. Eskiyi eleştirmeyi zaman kaybı ve halkın iradesine saygısızlık olarak görüyorum.
Sizce Odunpazarı’nın en büyük sorunu nedir?
İlk sorunuza verdiğimiz cevapta belirttiğimiz gibi “uyanık nüfusun en az yüzde 70’inin yaşadığı konusu” aslında sorumluluğun, bilinenden daha büyük ve karmaşık olduğunu gösterir. Sorun ve eksik kesinlikle bitmez. Biz bu durumda öngörülü ve tedbirli çalışmalar yaparak sorunları minimuma, mümkün olduğu ölçüde sıfırlamaya talibiz. İlla birkaç konuyu söyleyin derseniz makro ölçekte olduğunu düşündüğümüz konulardan bazılarını telaffuz edebiliriz;
a) Şehrin merkezinde kalan “Küçük Sanayi Sitesinin” paydaşları da memnun edecek şekilde çözüme kavuşturulması hemen her dönem dillendirilir, konuşulur ama nedense adım atılmaz.
b) Belediye-Sanayi İşbirliği ile II.Organize Sanayi Bölgesinin mümkünse III.Organize Sanayi Bölgesinin kurularak rakip şehirlerle rekabet edecek konuma getirilmesi gerekmektedir.
c) TOKİ ile ciddi çalışmalar yaparak yeni konut üretimini hızlandırmak, yarım kalan Karapınar Projesini tamamlamak ve kentsel dönüşüme hız kazandırmak.
d) Odunpazarı tarihi ve turizm bölgesini, şehrimize yakışacak şekilde, daha nitelikli, daha tanınır hale getirerek, şehir ekonomisine III. veya IV. Organize sanayi bölgesiymiş gibi istihdam ve ekonomik katkı sunacak hale getirmek.
e) Bölgenin en büyük eksikliklerinden olan, büyük ölçekli AVM yapılması.
f) Üniversite sayısının 4 hatta 5’e çıkartılması için gerekli çalışmalar yapmak gibi sayabileceğimiz makro ölçekli projeleri çoğaltmak mümkün.
Odunpazarı’nda yapmayı düşündüğünüz projeleri anlatır mısınız?
Aslında çok ciddi olarak belirtmeliyim ki önceki sorularınızda kısmen ve ana başlıklar olarak belirttiğimiz konularda projelerimiz hazır. Sizde takdir edersiniz ki rekabet ortamında konuların sulanmaması ve ciddiyetinden değer kaybetmemesi adına bunlarla gerekli açıklamayı yaptığımı düşünüyorum. İnşallah Aday Adaylığı sürecinin Adaylık sürecine evrilmesiyle mahalle mahalle, sokak sokak, bunları anlatacağımızı, siz değerli basın mensupları ile de sürekli irtibatta olup, olaya ne kadar hazırlıklı olduğumuzu belirtmek isterim.
Aday olup seçildiğiniz takdirde sizin belediye başkanlığınızın diğerlerinden farkı ne olacak?
Aslında bu konu çok uzun, bir o kadarda kısa. İşin esprisi bir tarafa, biz kazandığımızda kendi yaşam ve sorumluluk alanında herkes bir belediye başkanı gibi düşünüp, kendini başkan gibi hissedecek. Yani YÖNETİŞİM diyoruz. Biz zaten bir sivil toplum kuruluşu olan sendikacılıktan geliyoruz, bu şehrin kenar mahallelerinden geliyoruz, tarladan geliyoruz, kısacası bu şehrin her yerinden geliyoruz. Son olarak hemşerilerimizle şehrimizi yöneteceğiz diyoruz.
Belediye yönetiminde Odunpazarı halkı söz sahibi olacak mı?
Bu sorunuz aslında bizim en büyük sloganımız, taahhüdümüz, andımız, Belediyecilik anlayışımızın ana omurgasıdır.
Odunpazarı ve Eskişehir’in geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sizce Eskişehir’in en büyük sorunu ne?
Trafik, yeni istihdam alanları, turizmin gelişmesi, üniversite sayısı, hava alanının uluslararası standartlara çıkması, konut üretimi, öğrencilere yönelik gerçek ve kalıcı çalışmalar, olarak saymaya çalışmanın anlamsızlığı, bunlar bizim açımızdan sorun değil. Projelendirir, kaynaklar imkânı ile kısa-orta-uzun vadede çözülür. Bize göre “Ana Sorun: Şehrin yönetiminde ve gelişmesinde söz sahibi olan” onu parametreler olarak tanımlayabileceğimiz “kurum ve kuruluşların güçlerini ve enerjilerini Eskişehir’in faydasına, şehir halkının mutluluğu düzleminde birleştirmemeleridir.’’ Herkes kendini, alanını dokunulmaz görüyor, herkes kendi dediğini doğru görüyor, herkes kendini şehrin; şehirde yaşayan hemşerilerimizin menfaatlerinin üzerinde görüyor. Böyle olunca çevre şehirler her konuda, büyük bir hızla gelişirken, bizim şehrimizin gelişme hızı ve rekabet gücü azalıyor, zayıflıyor. Bunun en güzel örneği Eskişehirspor’umuzun geldiği noktadır.
Aday olup seçildiğiniz takdirde Eskişehirspor’u bulunduğu durumdan kurtarmak için bir projeniz var mı?
Aslında sizin de gördüğünüz üzere dertlerimiz ortak sanki sorunları önceden biliyormuşuz gibi aslında sorunuza bir önceki cevaplarımla kısmen de olsa mukabele etmiş oluyorum. İşin esprisi bir tarafta her konuda olduğu gibi Eskişehirspor’umuzun yaşadığı problemler içinde, reçete çok basit. Doğru kişilerle, doğru zamanda, iyi niyetle işe koyulursanız, sonuç zaten hayır olacaktır, başarı olacaktır. Bu konuda inancım tam, Gönlümüzün takımı gönlümüzdeki yerine gelmek zorundadır. Yarın geçtir, hemen başlamak lazım.