Müzik eğitimi almış Psikoloj Elif Begüm Cavak, Yazarımız Cem Aksu ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdi.
Cavak; “Psikolojisi üzerinde müziğin etkisi Antik dönemlere kadar dayanmaktadır. O zamanlardan beri insanlar, müziğin ruh sağlığını nasıl etkilediği üzerine araştırmalar yapmış ve psikolojik rahatsızlıkları olan insanlar üzerinde müziğin tedavi edici bir etkisinin olduğunu bulmuşlardır ” dedi.
Elif Hanım merhaba, söyleşimize hoş geldiniz. Bize kendinizden bahseder misiniz? Nerede doğdunuz? Nasıl bir çocukluk geçirdiniz?
Merhaba, Tabi ki, öncelikle Eskişehir doğumluyum. Çocukluğum nasıl geçti… Eğlenceli ve aktif bir çocukluk dönemi geçirdim diyebilirim. Spor, müzik, resim ve tiyatro gibi alanlara ilgim çok fazlaydı ve bu alanlarda kurslara gitme imkanım oldu. Ailem beni bu konularda çok destekliyordu o yüzden birden fazla kursa gidebiliyordum ancak zamanla müzik benim için ön planda olmaya başladı. 4 yıllık bir gitar geçmişimin ardından hocalarım Güzel Sanatlar Lisesini denemem gerektiğini söyledi. Benim de bu alana ilgim olduğu için yetenek sınavlarına girdim. Ardından Atatürk Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümünü kazandım. Lise eğitimim gerçekten çok donanımlı ve güzel geçti. Hocalarımın bana müzik alanında kattıkları benim için çok ayrıdır. Lise eğitimimin son dönemlerinde psikolojiye olan ilgim artmaya başlamıştı. Bir bölüm değişikliğine giderek Üniversitede psikoloji eğitimi almak istediğime karar verdim ve İzmir Yaşar Üniversitesi İngilizce Psikoloji bölümünü kazandım. Bu süreçte aynı zamanda Anadolu Üniversitesi Sosyoloji bölümüne de kayıt olarak iki bölümü de okumaya başladım. Mezun olduktan sonra Üsküdar Üniversitesinin Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Programına kabul aldım. Şu anda kendi kurucusu olduğum Psikosanat Danışmanlık Merkezinde Uzman Klinik Psikolog ve Sosyolog olarak danışanlarımı görmeye devam ediyorum.
Güzel sanatlar lisesi müzik bölümü okudunuz peki psikoloji bölümü okumaya nasıl karar verdiniz?
Psikolojiye olan ilgim kitaplar ve karşıma çıkan yazılar ile artmaya başlamıştı. Bu alanı araştırmaya başladım ancak müziğe de gerçekten tutkuyla bağlıydım ve hayatımdan çıkarmayı istemiyordum. Bu süreçte sanat ve müzikle yapılabilecek tedavi şekillerini araştırdım. O zamanlarda bu alanlar ile ilgili çok fazla kaynak bulamamıştım ancak bulduğum bazı kaynaklar dikkatimi gerçekten çekmişti. Ben de insanlara sanat aracılığı ile bir fayda sağlamak istediğime karar verdim. Bunun için de psikoloji bölümünü okumam gerektiğini araştırmıştım. Ardından bir yıl mezuna kalıp Yaşar Üniversitesi psikoloji bölümünü kazandım. Benim için bu şekilde gelişen bir süreç oldu.
Psikolojisi üzerinde müziğin etkisi nasıldır peki?
Aslında bu durum, Antik dönemlere kadar dayanmaktadır. O zamanlardan beri insanlar, müziğin ruh sağlığını nasıl etkilediği üzerine araştırmalar yapmış ve psikolojik rahatsızlıkları olan insanlar üzerinde müziğin tedavi edici bir etkisinin olduğunu bulmuşlardır. Müzik dinlemenin insan psikolojisi üzerindeki etkisi; kan ve oksijen miktarında artış görülmesi, duyguları harekete geçirici ve yaratıcılığı arttırıcı bir etkinin olması, sağ ve sol yarımkürelerin denge içerisinde çalışması, kas gerginliğinde azalma, stresi azaltma ve rahatlama olarak bilinmektedir.
Danışanlarınıza müzik ile destek oluyor musunuz?
Hayır şu anda terapilerimde kullanmıyorum. Çünkü bunun için donanımlı bir eğitimden geçilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ondan dolayı şu anda İstanbul Çapa Tıp Fakültesi Sosyal Psikiyatri alanının açmış olduğu 2 yıllık bir eğitim sürecine başladım ve bu süreçte müzik dışında diğer sanat dallarını da kullanarak terapilerimde bu alana yer vermeyi düşünüyorum. Daha sonraki yıllar içerisinde müzik terapi alanına dair yurtdışında bir yüksek lisans düşüncem de var.
Siz ne tür müzik dinlersiniz?
Ben daha çok klasik müzik dinlemeyi seviyorum. Bazen ofiste de açıyorum beni daha huzurlu ve mutlu hissettiriyor. Sanırım, seanslardan önce beklerken danışanlarıma da bu tarz müzikleri dinlemek iyi geliyor bu yönde olumlu dönütler alıyorum.
İnsan psikolojisini dengede tutmak için neler yapılmalıdır?
İnsan psikolojisinin sağlam ve güçlü olması daha sağlıklı ve mutlu bir yaşamı da beraberinde getirecektir. Bu durum; insanların hayattan zevk almalarını sağlayacak. Peki psikolojimizi dengede tutmak için neler yapabiliriz bunu konuşacak olursak; problemlere odaklanmak yerine çözümlere odaklanmamız, hayatımızın kontrolünü kendi elimizde tutmamı, duygu ve düşüncelerimizi fark edebilmemiz, kendimize vakit ayırabilmemiz ve kendi düşüncelerimiz ile barışabilmemiz etkili olacaktır.