Erkan Balk; “Şu an tek hedefim, tüm dünya karşısında, İstiklal Marşımızı gururla söylemek ve söyletmek. Şanlı Türk Bayrağımızı Cumhuriyetin 100. Yılında göndere çekmek.”

 9-14 Ekim tarihlerinde Küba’da düzenlenecek 19. Dünya Sualtı Fotoğrafçılığı Şampiyonası ve 5. Dünya Sualtı Video Şampiyonasında ülkemizi temsil edecek Eskişehirli Sporcumuz Erkan Balk, Haberes Dergisi’nin Eylül 2023 sayısına konuk oldu.

Eskişehir Büyükşehir Gençlik ve Spor Kulübünün Türkiye Şampiyonu su altı görüntüleme sporcuları Erkan Balk ve Efe Akçakayalıoğlu, Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu tarafından Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde düzenlenen “Sualtı Görüntüleme Aday Milli Takım Kampını” başarıyla tamamlayarak milli formayla ülkemizi Dünya Şampiyonasında temsil etmeye hak kazandılar. Her iki sporcumuz 9-14 Ekim tarihlerinde Küba’da düzenlenecek 19. Dünya Sualtı Fotoğrafçılığı Şampiyonası ve 5. Dünya Sualtı Video Şampiyonasında ülkemiz adına şampiyonluk için dalacaklar. Haberes Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ayhan Aydıner Dünya Şampiyonası öncesinde başarılı sporcu Erkan Balk ile keyifli bir röportaj yaptı.

Ülkemizi 9-14 Ekim tarihlerinde Kübada düzenlenecek Dünya Şampiyonası’nda temsil edeceksiniz? Bu başarıyı bekliyor muydunuz? Dünya Şampiyonasındaki hedefiniz ne?

Başarı uzun vadede emek isteyen bir süreçtir. Başarının yolu ise ekip çalışması, emek, sabırlı ve disiplinli bir hayat tarzı gerektirir, bu doğrultularda uzun yıllar kazandığımız tecrübe ve bilgi birikimimiz ile hedefimize emin adımlarla yaklaştığımı düşünüyorum. Hedefimiz ekip olarak elimizden gelenin en iyisini yaparak ülkemize madalya ile dönmektir.

Sualtı Fotoğrafçılığına nasıl başladınız? Sanatla ve sporu buluşturan Sualtı Fotoğrafçılığının inceliklerini anlatır mısınız?

Sualtına olan merakım küçük yaşlarda başladı. İnsanın doğasında var olan, merak ve keşfetme ruhu sualtına olan ilgimin en önemli unsuru oldu. Zamanla denizlerimizin gizemli suları bende büyük bir tutkuya dönüştü ve hala büyük bir heyecan ile tutkum devam etmekte, dalışlarıma yansımaktadır. Her ne kadar İç Anadolu Bölgesinde bozkırın ortasında doğup yaşasam da öğrenci olduğum yıllarda yaz dönemini çoğunlukla denize kıyısı olan ilçelerde geçirirdim. Vaktimin çoğunda şnorkel ile serbest dalış yapıp canlıları izler ve gördüklerimi heyecanla arkadaşlarıma anlatırdım. Bu durum büyük bir tutkuyla dalış hayatıma ve daha sonra sualtı fotoğrafçılığı serüvenine başlamamla devam etti…

Sualtı fotoğrafçılığı spor dalı olarak tanımlansa da aslın da spordan çok sanatsal bir eylemdir. Tabii ki bu durum, hangi amaç ile fotoğraf veya video çektiğin ile alakalıdır. Mesela bilimsel çalışma, keşif, spontane çekilmiş fotoğraflar için sanatsal bir çalışma diyemeyiz. Ne zamanki o muhteşem sualtı habitatını tanıyıp, fark edilemeyen detayları, dokuları kullanarak kadrajınızı bir kurgu içerisinde doldurmaya başlarsanız işte o zaman sanattan bahsetmeye başlayabiliriz.

Bu sporu yaparken, hiç ölüm tehlikesi yaşadınız mı?

Hayır hiç ölüm tehlikesi yaşamadım. Ekstrem sporları tehlikeli olarak görmek bana göre yanlış bir yaklaşım. Dalış, yamaç paraşütü, dağcılık v.b. birçok ekstrem spor dalında kurallara uyduğunuz sürece yaşanacak olumsuzluklar ve kazalar minimuma indirilmiş olur. Ayrıca günümüz teknoloji çağında kullanılan ekipmanlar, yüksek teknoloji ve yazılımlar ile üretildikleri için daha konforlu ve güvenli spor  yapmamızı sağlıyor.

 

Eskişehir Büyükşehir Gençlik ve Spor Kulübü sporcususun. Kulübün ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesinin size sunduğu katkılarla ilgili düşünceleriniz neler?

Eskişehir Büyükşehir Gençlik ve Spor Kulübüm katıldığım yarışmalarda maddi manevi her daim destekleriyle yanımda oldular, verdikleri destekler hedeflerim doğrultusunda bana çok büyük katkı sağladığını belirtmek isterim. Yarışma öncesi her detayı düşünerek en konforlu şekilde yarışmalara hazırlanmamı sağlayan kulübüm başarıya giden yolda bana güç veren en büyük aktör diyebilirim. Bana sonuna kadar inandılar, inanıyorlar ve destekliyorlar ki, sonunda çok iyi bir yerdeyiz. Desteklerinden dolayı kulübüme sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkürlerimi sunmak istiyorum.

5-Su altında belgesel çekimleri de yapıyorsunuz. Bilimsel çalışmalarda da yer alıyorsunuz. Bize bu çalışmalarınızı anlatır mısınız?

Dalış hayatımda her daim fotoğrafçılığın yanında bilimsel çalışmalara da destek vermeye devam ediyorum. Bilimsel çalışmalarda yer almam dalış hayatımı daha anlamlı kılıyor. Su altında bilimsel çalışmalarda yer almak bende her zaman meditasyon etkisi yaratmıştır.

Bilimsel çalışmalarımdan bazılarından bahsetmek gerekirse, kısaca;

-         2014 yılında Ege Bölgesi’nde (Menderes) Su izleme projesinde sualtı görüntüleme ve örnekleme yaparak yer aldım.

-         2016 yılında Türkiye İç sularında (Sivas, Kayseri, Afyon, Eskişehir) ESOGU Biyoloji Bölümü ile çalışmalar yaptım. 2016 SEAB Uluslararası 2.Avrasya Bioçeşitllilik Sempozyumu’nda  “Silent Inhabits of Freshwater” başlıklı sergiyi açtım.

-         2016 “Biyolojik Çeşitlilik: Avrupa ve Türkiye” Söyleşisinde fotoğraf sergisi açtım.

-         2016 Mersin Gilindire Mağarası tanıtım belgeseli çalışmasında yer aldım.

-         2021 yılında Sakaryabaşı Bölgesinde yapılan bilimsel araştırmalarda yer aldım. Yapılan bilimsel çalışmalarda yeni bir diatom türü keşfedildi. Yeni türün ismi Erkan Balk şahzına ithaf edilerek, yeni türe soy ismim verildi.“Cymbella balkii.”

Bu sporda geleceğe yönelik hedefleriniz neler?

Bu soruyu aynı şekilde siz bana, geçen yılki Türkiye şampiyonluklarımdan sonra sormuştunuz. O zaman ki cevabım aynen şu şekilde olmuştu.

“Öncelikli olarak şanlı Türk bayrağımızı göndere çıkarmaktır.”

Gelecek yönelik değil, şu an tek hedefim, tüm dünya karşısında, İstiklal Marşımızı gururla söylemek ve söyletmek. Şanlı Türk Bayrağımızı Cumhuriyetin 100. Yılında göndere çekmektir.

Sualtı Fotoğrafçılığına ilgi duyan gençlere tavsiyeleriniz neler?

Öncelikle doğayı, suyu ve sualtı dünyasını sevmeleri gereklidir. Gerçekten çok iyi bir dalıcı olmalılar. Sualtında geçirdikleri zaman boyunca, sualtı habitatını incelemeli, canlı davranışlarını öğrenmeli ve tüm bunları merak etmeliler. Sonra temel fotoğrafçılığı çok iyi bilmeleri gerekir. Dalış öncesi, sualtı çekimlerini önceden planlayarak bir konu üzerine çalışmaları, sualtı görüntüleme ile ilgili yapılan güncel çalışmaları takip etmeleri ve kendilerine benzeyen iyi bir body (sualtı eşi) ile çalışmalılar diyebilirim.