Son yazdığı ‘Dönüşüm Klavuzu’ adlı kitabıyla büyük ilgi toplayan Kişisel Gelişim Uzmanı Meryem Gülbetekin Haberes Dergisi Kasım 2022 sayısına konuk oldu.

Haberes Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ayhan Aydıner ile kitabıyla ilgili keyifli sohbet eden Gülbetekin; “ Mevlana’nın dediği gibi ‘Yine küle döndüysen, yeniden güle dönmeyi bekle. Ve geçmişte kaç kere küle dönüştüğünü değil, kaç kere yeniden küllerin arasından doğrulup yeni bir gül olduğunu hatırla' diye konuştu.

Meryem Hanım Iğdır’da dünyaya geldiniz. Çocukluktan, okul hayatınızdan ve ailenizden biraz bahseder misiniz?

Çocukken zeki çabuk kavrayan bir çocuktum liseyi dereceyle bitirdim.

Haber Spikerliği, Sunuculuk, Kişisel Gelişim alanında eğitimler aldınız. Bu konudaki çalışmalarınızı anlatır mısınız?

Evet birçok eğitim aldım aynı zamanda eğitmenim şu an için bir tv kanalında çalışmıyorum. Teklifler aldım nazikçe reddettim. Şartlarıma yoğunluğuma uygun olacak teklifler olursa tabi ki kabul ederim.

2022 yılının En İyi Kişisel Gelişim Uzmanı seçildiniz. Bu konudaki düşünceleriniz neler?

Evet sevgili Burak Akan'ın Mood ailesinden ödül aldım. Tabi ki benim için çok mutluluk verici sevindirici oldu. Bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum.

Yazdığınız ‘Dönüşüm Kılavuzu’ adlı  kitabınız hakkında bilgi verir misiniz?

Kitabımda bir insanın gelişimi için neler yapabileceğinin ipuçlarını verdim. Eğitim şarttır. Alınabilecek eğitimler ruhsal gelişim için ve bedensel gelişim için ipuçlarını bir araya getirdim.

İleriye yönelik hedef ve projeleriniz neler?

Şu anda yazdığım bir kitabım var ve tabi mesleğimi en iyi şekilde icra etmek hedefimdir.

Eklemek istediğiniz son bir şey var mı?

Çok bilge ve kültürlü bir kuş olarak bilinen anka kuşu herkes tarafından saygı görmektedir. Hikayeye göre kuşlar aleminde yolunda gitmeyen sorunların çözümünde danışılan ilk isimmiş. Günlerden bir gün Anka kuşu ortadan kaybolur ve diğer kuşların hepsi onu aramak için yollara koyulurlar. Anka kuşunun evi Kaf Dağındadır. Ancak Anka'nın bulunduğu Kaf dağına ulaşmak için çok sayıda zorlu vadiyi aşmak gerekmektedir.

Aşılması gereken bu son derece zorlu vadiler ise; aşk, istek (irade), marifet (ustalık), dedikodu, cehalet ve yokluktur. Kaf dağına nihayet vardıklarında birçok kuş başaramasa da geride kalan başaran kuşlar Simurg olarak tanımlanmaktadır.

Anka kuşu yeniden diriliş, var oluşu ve yeniden doğuşu simgelemektedir. Anka kuşu masalı, sabırlı olmanın, çaba göstermenin, emek sarf etmenin önemini vurgulamaktadır. Her zorluğun sonunda doğan bir ışık vardır. ‘Eğer elleriniz diken yaralarıyla kan revan içinde kaldıysa güle dokunmanıza çok az kalmış demektir’ der Mevlana. ‘Yine küle döndüysen, yeniden güle dönmeyi bekle. Ve geçmişte kaç kere küle dönüştüğünü değil, kaç kere yeniden küllerin arasından doğrulup yeni bir gül olduğunu hatırla der’ Mevlana.

Dualiteden bahsedecek olursak siyah kötülüğü beyaz iyiliği temsil eder. Beyazın içindeki siyah ve siyahın içindeki beyaz bir araya gelince hayatı oluşturur yani düaliteyi. İyi ve kötü bilincinde kaldığımız sürece, dualiteden çıkmak zorlaşır. Siyahla beyaz tıpkı gece ve gündüz gibi hayatın bir akışı hayatın kendisidir.

İnanmak, başarmanın yarısıdır. Ruhumuz çok naif zarif ve değerli varlığımızdır.  Bununla beraber beden sağlığımız ve dış görünüşümüze de çok dikkat etmeliyiz. Bizi kişisel olarak geliştirecek her şey ruhumuza kattığımız kendimize yansıttığımız zenginliğimizdir. Asla pes etme.